Zaz'ın yeni albümündeki en sevdiğim ikinci şarkısını paylaşarak başlamak istedim yazıma. T'attends Quoi isimli şarkısı hoşuma gitti. Anlamı "ne bekliyorsun" imiş. Sanırım Fransızca dilinde aldığım başlangıç kursunu heba etmemek adına, bu yaz bol bol Fransızca da çalışsam çok iyi olur.
Havalar gittikçe ısınıyor. Annem ve babamın beni bu yönde anlamadığı kesin. Belki ellerinden bir şey gelmiyor diye öyle yaklaşıyor da olabilirler. Anlaşılmayı sorgulamadığım tek konu, çektiğim hastalıkla ilgili olan şeylerdir. Yine de sinirlerimi bozacak yaz sıcakları hemen bir adım ötemde...
Geçen gün keşfettiğim "umudum" dediğim bir ilaçla ilgili yaptığım araştırma biraz moral bozucu ne yazık ki. İthal bir ilaç olması, fiyatının, henüz bilmesem de, pahalı olması, beni 4-5 kere değil; 1000 kere düşündürüyor. Robinul imiş adı. Adeta bir Robin Hood'u andıran ismi var. Ki o ilaca o gözle baktığım da doğrudur ne yalan söyleyeyim... Velhasıl, 2 tane doktora mail attım bununla ilgili, belki dönerler. Daha sonra da üniversitedeki öğretim elemanlarına atmayı düşünüyorum. Çünkü araştırma yaparken bazı makalelere denk gelmiştim.
Nasılsın Blog? İyi misin? Duyduğuma göre domaninin yenilenmesi gerekiyor. Senelik masrafın $10 olması çok değil. Hatta birçok insandan daha faydalı olduğunu varsayarsak, ortalama 2 adet kahve fiyatına tüm dertlerimi dinliyor oluşundan yana mutluyum. Ben nasıl olduğumu bilmiyorum. Çalışmam gereken sınava çalışmıyorum. Çünkü artık umudum kalmadı, inanır mısın...
İlişkim de kalmadı Blog. Yine yalnızlara döndük seninle birlikte. Biz böyle güzeldik, değil mi? Biliyorum.
Geçenlerde kendimi çekmekten daha doğrusu çekmemekten bahsediyordum ya hani, onun bir kısmına ihtiyacım var. Bu telefon numarasını değiştirmek gibi bir şey oluyor. Eskilerde kalmış insanlardan sıyrılmanın en ideal yanı bu. Zira, birçok samimi olduğum, sonradan ikiyüzlülüğünü görüp hayatımdan çıkardığım, kişilerden temelli kurtulmak istiyorum. Zira WhatsApp kullanamaz oldum, durum o boyutta; ama bekliyorum bir süre daha şu anki numaram lazım. Sonra güzelinden bir numara alır; ezberlemeye çalışırım. Ne yapayım, mecbur...
4 Mayıs 2013 Cumartesi
3 Mayıs 2013 Cuma
Yeni Bir Umut
Ben emindim Zaz'ın albümünün 10 Mayıs'dan önce elime ulaşacağı konusunda. Tabii ki deluxe versiyonu değil; ama olsun. Şu 14 tane şarkısını dinlerken bloguma yazabiliyorum. Epeydir bekliyordum bu albümü. O yüzden mutluyum şimdilik. Muhtemelen uzun bir süre, suyunu çıkartana kadar dinlerim bu albümü.
Şimdilik şarkılar epey hoş duruyor. Eminim ki dinledikçe daha da güzelleşecektir. Bir süre sonra en sevdiklerimi paylaşırım seninle de Blog.
Az önce, şarkıyı dinlerken bir şey öğrendim hiperhidrozis hastalığım için. 1 haftadır Facebook'da yabancı bir destek grubunu takip ediyorum. Bu grupta, dünyanın birçok yerinden bu rahatsızlığı/hastalığı çeken insanlar yaşadıkları sıkıntıları, tedavi yöntemlerini paylaşıyorlar. Ve geçenlerde biri, sanırım kendisi İngiltere'de yaşıyor, bir yorumda, terlemeyi fazlasıyla azaltacak bir ilaçtan bahsetmiş. Ve yorumu okuduğumda o kadar heyecanlandım ki "bu benim için de bir umut olabilir" dedim. Şimdi ilacı araştırıyorum. Sağlıkçı ablama da sordurmayı düşünüyorum ilacı. Ve en kısa zamanda doktora gidip bu ilacı kullanmaya başlamalıyım. İnşallah etkili olur bende de. Çünkü bu yaz'ımın da eziyete dönüşmesini istemiyorum.
İçimde büyük bir umut, kulaklarımda Zaz'ın şarkıları var. Bence güzel bir Cuma günü geçiriyorum. Umarım her şey daha iyi olur benim için. Son zamanlarda depresyon hastalığını da çeker oldum. Sinirlerim, duygularım fazlasıyla yıprandı. Etrafıma da saçma sapan tepkiler verir oldum. Artık neye sevinip üzülmem konusunda aklım karışmış durumda. O yüzden sadece iyi dileklerim var kendim için dualarımda...
Şimdilik şarkılar epey hoş duruyor. Eminim ki dinledikçe daha da güzelleşecektir. Bir süre sonra en sevdiklerimi paylaşırım seninle de Blog.
Az önce, şarkıyı dinlerken bir şey öğrendim hiperhidrozis hastalığım için. 1 haftadır Facebook'da yabancı bir destek grubunu takip ediyorum. Bu grupta, dünyanın birçok yerinden bu rahatsızlığı/hastalığı çeken insanlar yaşadıkları sıkıntıları, tedavi yöntemlerini paylaşıyorlar. Ve geçenlerde biri, sanırım kendisi İngiltere'de yaşıyor, bir yorumda, terlemeyi fazlasıyla azaltacak bir ilaçtan bahsetmiş. Ve yorumu okuduğumda o kadar heyecanlandım ki "bu benim için de bir umut olabilir" dedim. Şimdi ilacı araştırıyorum. Sağlıkçı ablama da sordurmayı düşünüyorum ilacı. Ve en kısa zamanda doktora gidip bu ilacı kullanmaya başlamalıyım. İnşallah etkili olur bende de. Çünkü bu yaz'ımın da eziyete dönüşmesini istemiyorum.
İçimde büyük bir umut, kulaklarımda Zaz'ın şarkıları var. Bence güzel bir Cuma günü geçiriyorum. Umarım her şey daha iyi olur benim için. Son zamanlarda depresyon hastalığını da çeker oldum. Sinirlerim, duygularım fazlasıyla yıprandı. Etrafıma da saçma sapan tepkiler verir oldum. Artık neye sevinip üzülmem konusunda aklım karışmış durumda. O yüzden sadece iyi dileklerim var kendim için dualarımda...
30 Nisan 2013 Salı
Yaz Geldi? Hmm...
Son yazdığım 4 yazımı sildim. Fazlaca kötümserlik, acımasızlık, karamsarlık, kan, ölüm ve umutsuzluk kokuyordu. Hatta son yazımda bir daha yazmamaya karar vermiştim. Bugün dedim ki kendime "Arif, ne içtin? Kimseye dertlerini anlatmıyorsun zaten, elindeki son dert dinleyenini niye kenara atıyorsun?" dedim gayet şizofreni edasıyla. Ve hop! Buradayım!
Güzel haberlerim yok ne yazık ki. Yine de kendimi mutlu ettiğim bir gündeyim. Biliyorum her şey b*ka sarıyor. Hiçbir çözüm yolum yok kendim için. Biliyorum, hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Biliyorum parasız, pulsuz; sevgisiz olacağım. Biliyorum, niye tekrarlıyorsam?..
Ben her şeye rağmen umudumu yitirmedim Blog. Yok yani nasıl bitirebilirim ki? Bitirsem zaten cidden intihar lafı sadece lafta kalmaz; icraate binbir yolla geçerdi. Önümde cehennemi andıracak bir yaz var. Nasıl baş edeceğimi bilmiyorum; ama bu yazı kendime eziyet ederek geçirmeyeceğim. Terliyor olmam da olabildiğince gözümün önünde olmayacak. Nasıl başarırım bilmiyorum; ama bu yaz olmayacak. Zira geçen yaz şey diyordum, zayıflarsam daha az terlerim diye. Geçen yazı, bir önceki yazdan 10*15 kg daha az bir kilo ile geçirdim. Yani daha az terlemekten ziyade, daha fit ve seksi(!) gözükerek geçirdim ki geçen yaz fena değildi sanki. Neyse. Bu yaza nasıl gireceğim de sadece benim elimde.
Şimdilik bir çözüm yolum yok; ama bundan sonra mutsuz, karamsar, kötümser olmak istemiyorum. Evet, bu beni bile yordu.
Şimdi bugün olanlara geçelim. Facebook ve Twitter hesaplarımı geri açtım. Last.Fm'de şarkı skroplamaya devam ediyorum. Hatta kaç gündür nasıl ulaşırım o şarkıya diyerek dolandığım Zaz'ın Cette Journée isimli şarkısını dayanamayıp satın aldım Itunes'da. Ve bilmem kaçtır dinliyorum, hala daha çalıyor. Velhasıl, internete düşmemiş bu şarkı.Nette paylaşmaya da hiç niyetim yok, üzgünüm. 10 Mayıs'da albümü çıkıyor Zaz'ın. Adı Recto Verso. Ön Sipariş vermemek için kendimi zor tutuyorum. Zira yayınlanmadan önce nette bir şekilde dinlerim umudum var. Hoş, beğeneceğime eminim. Neyse, işte bugün dayanamadım, ve o albümünden 1 tane şarkısı satışa sunulmuştu, indirdim.
Sabah bir de mail aldım GoodReads.com'dan. 2 gün önce yaptığım Librarian (kütüphaneci) başvurum kabul edilmiş. Beni Blog'umdan sonra mutlu eden 1-2 yerden biri de bu site. Tamamen kitap okumayı sevenlerin buluştuğu bir yer diyebilirim. Bazen okuduğum Türkçe romanların sayfalarını kendim ekliyorum; ama bazen roman kapaklarını düzenlemek istesem de Librarian olmadan herhangi bir romanın sayfasında düzenleme yapamıyorsunuz. Ben de o yüzden Librarian olarak bu işe el atıyorum. Bu site ile okuduğunuz kitabın kaldığınız sayfalarını düzenli olarak oraya ekleyebilirsiniz. Kitap yorumlarını görebilirsiniz, yorum yapabilirsiniz, başka okuyucularla tanışıp tartışabilirsiniz. Bu da benim profilim: http://www.goodreads.com/arifcihat

Mayıs ayı deyince aklıma Ales ve Zaz'ın yeni albümü geliyor. İkisinden hangisi beni daha çok mutlu ediyor diye sorarsan Blog, sorma bence. O kalsın, şunu göstereyim cevap olarak: Sanırım albümün tamamına ulaşana kadar bu şarkıyla idare ederim.
Şu anda aklımda yine çok şey var; ama bence zamanla düzelecek hepsi. Hepsinden önce benim depresyonumun geçmesi lazım ve bu da sadece benim elimde. O yüzden bugün başlangıç olsun diyorum. Bugün bir anda her şeyi değiştirmek yerine, değiştirebileceğim şeyler için başlangıç bir gün olsun diyorum. Sence yine fazla mı iyimserlik depoladım Blog? Neyse sorgulamayayım ve bir daha saçmalamayacağıma söz veriyorum. Tamam, bu kadar. Şimdi biraz kitap okusam iyi olur.
Elma yiyen?
Güzel haberlerim yok ne yazık ki. Yine de kendimi mutlu ettiğim bir gündeyim. Biliyorum her şey b*ka sarıyor. Hiçbir çözüm yolum yok kendim için. Biliyorum, hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Biliyorum parasız, pulsuz; sevgisiz olacağım. Biliyorum, niye tekrarlıyorsam?..
Ben her şeye rağmen umudumu yitirmedim Blog. Yok yani nasıl bitirebilirim ki? Bitirsem zaten cidden intihar lafı sadece lafta kalmaz; icraate binbir yolla geçerdi. Önümde cehennemi andıracak bir yaz var. Nasıl baş edeceğimi bilmiyorum; ama bu yazı kendime eziyet ederek geçirmeyeceğim. Terliyor olmam da olabildiğince gözümün önünde olmayacak. Nasıl başarırım bilmiyorum; ama bu yaz olmayacak. Zira geçen yaz şey diyordum, zayıflarsam daha az terlerim diye. Geçen yazı, bir önceki yazdan 10*15 kg daha az bir kilo ile geçirdim. Yani daha az terlemekten ziyade, daha fit ve seksi(!) gözükerek geçirdim ki geçen yaz fena değildi sanki. Neyse. Bu yaza nasıl gireceğim de sadece benim elimde.

Şimdi bugün olanlara geçelim. Facebook ve Twitter hesaplarımı geri açtım. Last.Fm'de şarkı skroplamaya devam ediyorum. Hatta kaç gündür nasıl ulaşırım o şarkıya diyerek dolandığım Zaz'ın Cette Journée isimli şarkısını dayanamayıp satın aldım Itunes'da. Ve bilmem kaçtır dinliyorum, hala daha çalıyor. Velhasıl, internete düşmemiş bu şarkı.
Sabah bir de mail aldım GoodReads.com'dan. 2 gün önce yaptığım Librarian (kütüphaneci) başvurum kabul edilmiş. Beni Blog'umdan sonra mutlu eden 1-2 yerden biri de bu site. Tamamen kitap okumayı sevenlerin buluştuğu bir yer diyebilirim. Bazen okuduğum Türkçe romanların sayfalarını kendim ekliyorum; ama bazen roman kapaklarını düzenlemek istesem de Librarian olmadan herhangi bir romanın sayfasında düzenleme yapamıyorsunuz. Ben de o yüzden Librarian olarak bu işe el atıyorum. Bu site ile okuduğunuz kitabın kaldığınız sayfalarını düzenli olarak oraya ekleyebilirsiniz. Kitap yorumlarını görebilirsiniz, yorum yapabilirsiniz, başka okuyucularla tanışıp tartışabilirsiniz. Bu da benim profilim: http://www.goodreads.com/arifcihat

Mayıs ayı deyince aklıma Ales ve Zaz'ın yeni albümü geliyor. İkisinden hangisi beni daha çok mutlu ediyor diye sorarsan Blog, sorma bence. O kalsın, şunu göstereyim cevap olarak: Sanırım albümün tamamına ulaşana kadar bu şarkıyla idare ederim.
Şu anda aklımda yine çok şey var; ama bence zamanla düzelecek hepsi. Hepsinden önce benim depresyonumun geçmesi lazım ve bu da sadece benim elimde. O yüzden bugün başlangıç olsun diyorum. Bugün bir anda her şeyi değiştirmek yerine, değiştirebileceğim şeyler için başlangıç bir gün olsun diyorum. Sence yine fazla mı iyimserlik depoladım Blog? Neyse sorgulamayayım ve bir daha saçmalamayacağıma söz veriyorum. Tamam, bu kadar. Şimdi biraz kitap okusam iyi olur.
Elma yiyen?
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)