2 Temmuz 2011 Cumartesi

Beklentiler

"Zaman bana farklı işliyor. Hani geceler ne kadar sessizleşti diye düşünmeden uykuya dalıyorum. Yaz ayında yatağımdaki şey yastığım oluyor sarılabildiğim. Üstüme aldığım yorgan bile ısıtmıyor çoğu zaman üşüyen vücudumu.

Eskiden daha mutluydum. Çünkü küçük şeyler için daha çok çarpıyordu minicik kalbim. Şimdilerse ise kalbimle büyüdü adeta beklentilerim. Ya da insanların kalplerinin verebildikleri küçüldü. Hatta o kadar küçüldü ki o masum çocuk bile yetinemiyor sahip olduğuyla."

Yaz okuluna başlangıç yaptım. 1 hafta gayet hızlı ve yogun geçti. Oysaki haftaiçinden 2 günüm bomboş. Haftasonum da boş; ama dolu günlerim acısını çıkartırcasına geçiyor birer birer. Bu hafta çoğu işimi güzel bir şekilde atlattim. Bir de kandil geçirdik. Bundan sonra geriye 1-2 önemli şey kalıyor yapmak için...

Aklımda çok değişik düşünceler dolanıp duruyor. Nesnelerle ilgili olanlar farklı farklı alemdeler. İnsanlarla ilgili olanlarda ise durum pek farksız değil. 2 yıl önceki yaşadığım şeyler artık beni hiç olmamışçasına etkiliyor. Rahatım o konuda; ama gün geçtikçe o günlere olan özlemim artıyor, kişilerden ziyade... Bu gece internette yazıştıgım bir arkadaşımla olan konuşmalardan sonra beklentilerimi büyük tutmaya karar verdim, hemen hemen her konuda. Ve sanki üstümden büyük bir yük kalkmış gibi hissettim.

Geçen hafta almaya çalıştığım kararları alamadım halen. Cumartesi sabahına uyanıp; dinç bir bilinçle hareket etmeyi düşünüyorum. Sanırım yarın sabah daha hayırlı olacaktır benim için.

Bugün bir de Norfolk State Üniversite'sini inceledim tekrar, ve tekrar. Elim sürekli Scholarships sayfasına gidiyor. Bir şey yapacakmışım gibi ya da prosedürleri biliyormuşum gibi hareket ediyorum. Kendi kendimi kandırıyorum. İnancım olsa da yurt dışı eğitimi konusunda, cebimde para olmadıktan sonra hepsi hayal olarak kalıyor. Ben de böyle burs sayfalarında, ne yapmam gerektiğini bilmeden, dolaşıyorum boş boş...

Ayın 15'inde, ikinci kez başvurduğum, Green Card çekilişi yapılacak. 22'sinde de doğum günüm var. Sanırım o hafta vize haftasına denk geliyor olacak. Kaderimde ne var acaba?

İşte beklentilerimi yüksek tutmaya çalışıyorum. Önemli olan da bu sanırım bu gece için...

Not: Bazen bekliyorum, insanların değer verdiklerini göstermelerini bekliyorum. En azından beni taklit ederek davranmalarını bekliyorum. Bu şekilde benim verdiğim değeri anlayabilirler; eğer ki anlayamıyorlarsa...

24 Haziran 2011 Cuma

Başlıyoruz, muyum? Biz? Ben!

Önce şu şarkıyı açalım hep birlikte: http://fizy.com/tr#s/1ajc43

Ah nasıl bir yorgunluk, nasıl bir koşuşturma, nasıl bir gece geçiriyorum günlerdir.

Şu plan yapacağım dediğim anı yakalayamadım halen. Belki yarın Cuma gününün, her ne kadar şimdi Cuma günü saatlerini yaşıyor olsam da, mübarek halinden esinlenip; oturup bir güzel planlarımı yazabilirim bir kağıda, ya da aklıma...

İnsanlarla mutlu-mesut muhabbetler etmek çok huzur veriyor bana. Hele bir de sürekli tartıştığınız insanlarla yapıyorsanız bunu. Güzel bir şey. Keşke hep böyle, dertsiz tasasız muhabbetler etsek diyorum. Tabii hep böyle giderse de olmaz. Sıkılırız değil mi? O zaman çoğunluğu neşeli olan muhabbetler edelim hep.

Böyle geçenlerde güzel romanlar almıstım kendime. Bir türlü elime alamadım yahu. Oradan oraya gittim 1 hafta içinde. Ve yarın Cuma! Ertesi gün de Isparta'ya dönüyorum. Annem bir keresinde yanlışlıkla İspanya'ya gidecek Arif de o yüzden işlerimiz var, demişti birine benden bahsederken. Çok gülmüştüm. Keşkeee, dedim içimden çok; ama keşke demekle kaldım...

Yarın Cuma ya, bakalım son Ankara düzeltmelerimi yapar öyle geçerim Isparta'ya diye düşünüyorum. Cumartesi de kuzenimle Kızılay'da takılırız biraz diye de düşünmedim değil. Aksiyon iyidir biraz Ankara'da. Sonra güzel yaz okulu. Artık her şey güzel olacak diye düşünüyorum, her anlamda. İnşallah yanılmam.

Sevgiler.

21 Haziran 2011 Salı

2011 Yazina Merhaba!

Merhaba? Pardon; ama hala yağmur yağmakta Ankara'nın belli bölgelerine. Dolu yağmakta hatta yer yer. Desem de aslında yaz bir anda sıcaklıklarını yükselten şehirlerde daha çok hissedilmekte. İstanbul, İzmir ve Antalya gibi...

Hava ile ilgili durumlarla giriş yapıp mezuniyetime konuyu nasıl bağlarım diye bir derdim olmadı hiç bugüne kadar. Şimdi de olmayacak.

Haziran, 16: Gayet güzel bir şekilde bitirme ödevinin savunmasını yaptık. Yaptım daha doğrusu. Su son senemde beni sinir eden en büyük şeydi adeta bitirme ödevi. Son dakikasına kadar benim hiç emeğim geçmemiş gibi davranılması beni deli etmekteydi. Son dakikasına kadar hem de. Hep sustum; ama sonuncusunda yeter dedim artık. Yine de bir Tübitak projesiyle bitirme ödevi konusunu kapatmış oldum.

Haziran, 17: Annem, babam ve küçük ablamın da Isparta'ya tören için gelmesiyle 4 senemin geçtiği Süleyman Demirel Üniversitesi'nden olan mezuniyetimi kutlamış olduk. Her ne kadar benim mezuniyetim için bir döneme daha ihtiyacım olsa da üniversitede, mezuniyetimi tamamen bitirirmişçesine kutladım. Bu konuyla ilgili üzüntümü paylaştığım insanlar bana, benim Work and Travel ve Erasmus programlarına katılarak ve en önemlisi o programları verimli bir şekilde geçirerek, bu noktaya geldiğimi söylediler hep. Ben de kendimi o şekilde kandırmaya karar verdim. Ve üzülmemeye çalışıyorum şu anda.

Haziran, 19: Ailemle birlikte Ankara'ya döndüm. Sağolsun arkadaşlarımdan biri benim yerime biniş ve kepimi okula teslim etti; bir diğeri de yaz okulu işlemlerimi halledebileceği konusunda yardım teklifinde bulundu. Onların sayesinde şu anda evimde, ailemin yanında, 3-5 günlük tatilimi geçirmekteyim. Bir ara İstanbul'a geçeceğim 1 günlüğüne, daha sonra da tekrar Isparta'ya yaz okuluna.

Bu yaz için güzel planlarım var. Çünkü aklımın bir köşesinde, unutmamaya çalışıyorum sürekli, hep "geçen bir saniyenin bile geri dönüşü yok, o yüzden en güzel şekilde yaşamalıyım" gibi bir düşünce var.

Şu yaşamakta olduğum tatili ise geleceğime dair planlar alarak geçirmeyi planlıyorum.

Ve döndüğümde başlayacağım salatalık diyeti, sürekli erteliyorum gerçi, top 5 listemde.

Son birkaç gündür mevcut huzuru ve sakinliği bulmaya çalışıyorum. O an sanırım not defterimi elime alıp, gerçeklestirmeyi düşündüğüm planlarımı yazmaya başlayacağım. Ve önemli hedefler koymayı düşünüyorum önüme. Birden farklı şekilde gerçekleşen senaryolar oluşturup; biri gerçekleşmeyince diğerine yönelebileceğim planları hedef alacağım.

Bu yeni sayfamda gereksiz diye tanımladığım hiçbir şeye yer vermeyi düşünmüyorum. Ne kadar başarabilirim tartışılır. Yine de hırs-azim ikilisinde bir denge kurarak her şeyi gerçekleştirebileceğimi düşünüyorum.

Özlediğim ve sahip olmayı istediğim 1-2 duygu var; ama...