Carsambayi persembeye baglayan geceyle birlikte resmi olarak 22 yasima girmis bulunmaktayim. Farkli hissediyorum biraz, diger gecelere gore; cunku artik 21 yasimda degilim ve ben 21 yasimdayim dedigimde aklima yiginla sey geliyor. Sayisiz, cok degerli, ozel, beni cok mutlu eden... epeyce fazla sey.
21 yasimda;
Ilk kez yurt disina ciktim.
Ilk kez birini gercekten cok sevdim.
Ilk kez hayatta kucuk seylerle mutlu olabildigimi hissettim.
Ilk kez kendi parami kazandim.
Ilk kez yaz okuluna kaldim.
Ilk kez Ingilizce'yi pratik olarak gercek anlamda yabanci bir ulkede kullandim.
Ilk kez kendim ya da ailem disindan biri icin haddinden fazla agladim.
Ilk kez "ben yapabilirim" dedim ve yaptim.
Ilk kez halk otobusuyle yanlislikla bilmedigim bir yere gittim, kayboldum.
Ilk kez dogum gunumu bir yabanci arkadasimla gecirdim. Bana ozel yapilmis bir pasta ile...
...
Daha benim icin degerli yiginla sey var; ama su anda aklima gelenler bunlar, sanirim en cok etkilendiklerim bunlar...
Simdi 22 yasimdayim ve ilk saniyesinden itibaren 21'e karsi ozlem icine girdim, o kadar cektigim uzuntuye ragmen... Mutluluk agir basiyormus demek ki. Bir cok arkadasim dogum gunu dileklerinde -gece gece bir kismini alabildim- daha iyi bir sene gecirmemi dilediler benim icin. Ne kadar iyi olabilir ki? 21'deki yasadigim o kadar fazla ve yogun seyleri hangi yasimda yasabilirim bir daha? 21'deki kadar etkili olabilirler mi?..
Bugun icin aslinda bir hayalim vardi benim, hala daha var icimde. Gun sonuna kadar da devam edecek. Birinin gelmesini bekledim. Niye bekliyorum, bilmiyorum. 2 haftalik bir seydi, hala daha akillanmadim, neyi bekliyorum? Neden birini bekliyorum hala? Neyi, kiminle doldurabilirim ki ben artik?.. O yuzden yarina kadar bekliyorum. Olmazsa bir daha da acmam kapimi kimselere uzunca bir sure. Kapiyi kiran olmazsa tabiki...
Onceki bloglarimdan birinde de belirttigim gibi, yarin, yani persembe gunu, icin bir planim var. 21. yas gunume ters olarak bu seferkini de unutulmaz yapmak istiyorum hayatimda. Yalniz gecirmek istiyorum butun gunu. Tek basima, elimde belki kitabim olur, belki muzik calarim, belki bir mesaj ya da arama bekledigim cep telefonum... Ama ben olmayi planliyorum. Yalnizca ben. Tek basima. Unutmamaliyim 22. yas gunumu. Yalnizligimla kalmaliyim. Gece vakitlerinde eve donmeyi planliyorum... Ne kutlama, ne bir ozel etkinlik, hicbir sey... Sadece ben ve yalniz kalan diger dusuncelerim.
dipnot: Sanki ceza veriyorum kendime. Belki oyle, bilmiyorum. Su anda yapmam gereken buymus gibi hissediyorum ve yapacagim da yarin...
22 Temmuz 2010 Perşembe
19 Temmuz 2010 Pazartesi
Benim masalim
Simdi anliyorum, aslinda kalbimi kimse calmamis, kimseleri sevmemis bu yalniz yuregim...
Simdi daha iyi anliyorum, meger o soguk gecelerde bana sarilan kimse degilmis, her yeri yamali kucuk yorganimmis.
Henuz farkettim, ben, beni sevecek birini degil; bana sevme duygusunu hatirlatacak birini ariyormusum...
Benmisim meger, sadece hayallere kapilan, bir kelimeyi bin kelime yapan, kusunce, barismasi her seyden daha kolay olan.
O ben misim aslinda, hani en masum sekliyle gulumseyen, 'hayir!' deyince, peki, diyen...
Onlarmis meger, yalan soyleyen, sozunun arkasinda durmayan, 'peki' dedigimde, daha cok bagiran.
Onlarmis iste, kalbimin her bir parcasini ozenle, parcalayan.
Onlarmis artik anla! Onlarmis, bencil olan, fedarkarsiz olan, firsatci olan, anlik heveslere hapsolan...
Bir gun daha iyi anlayacaksin, sana senden baska bir tek Allah'in yakin oldugunu.
Bir gun sen olacaksin! Kendi ayaklari uzerinde, kimseye ya da kimsenin sevgisine ihtiyaci olmayan, basi yukarda, tek asik.
Bir gun onlar olacak, pisman olan, yalniz kalan, sevgiye muhtac olan...
Simdi daha iyi anliyorum, meger o soguk gecelerde bana sarilan kimse degilmis, her yeri yamali kucuk yorganimmis.
Henuz farkettim, ben, beni sevecek birini degil; bana sevme duygusunu hatirlatacak birini ariyormusum...
Benmisim meger, sadece hayallere kapilan, bir kelimeyi bin kelime yapan, kusunce, barismasi her seyden daha kolay olan.
O ben misim aslinda, hani en masum sekliyle gulumseyen, 'hayir!' deyince, peki, diyen...
Onlarmis meger, yalan soyleyen, sozunun arkasinda durmayan, 'peki' dedigimde, daha cok bagiran.
Onlarmis iste, kalbimin her bir parcasini ozenle, parcalayan.
Onlarmis artik anla! Onlarmis, bencil olan, fedarkarsiz olan, firsatci olan, anlik heveslere hapsolan...
Bir gun daha iyi anlayacaksin, sana senden baska bir tek Allah'in yakin oldugunu.
Bir gun sen olacaksin! Kendi ayaklari uzerinde, kimseye ya da kimsenin sevgisine ihtiyaci olmayan, basi yukarda, tek asik.
Bir gun onlar olacak, pisman olan, yalniz kalan, sevgiye muhtac olan...
16 Temmuz 2010 Cuma
Hic bozmuyoruz/bozulmuyoruz.
"Kendine gel Arif! Su haline bak, ne hale gelmissin daha yuzunu bile gormedigin biri icin..."
Bana bunu dedi bir kac arkadasim. Bense suratim yerde "haklisin" dedim her birine. Icimde bir yerde bir seyler, bunlarin hicbirinin gercek olmadigini soyluyor; ama arkadaslarim haklilar sanirim. Nasil beceriyorum bilmiyorum, hayallere kapilip, bir cift tatli soze kanip, kendimi alip baska dunyalara goturebiliyorum. Bilmiyorum, belki kalbimi dinlemeyi cok seviyorum, belki gercekten kaniyorum boyle yalanlara...
"Bende guvendesin" sozunu duysaniz, siz ne yapardiniz? Hele ki gecen yaz yasadigim o ayriliktan sonra. Yalanmis meger her bir soylenen, kolay bir sekilde cikmis agizlardan demek ki... Ben de en saf halime burunup; inanmisim meger.
Kendime soz vermistim ben, su lanet diplomami almadan, salak sacma seylere dogru yol almamaya... Sozumu cignedim, demek ki degmezmis hic. Onceden yedigim deneyim tokatlarindan sonra, bu son yasadigim beni sarsmadi bile. Ama kalbim oncekinden daha cok sizladi, zaten bir kac parca kalmisti, onlar da un ufak oldular...
Bundan sonra kanar miyim ben yalanlara? Istersem tek basima bir adada kalayim yalniz. Yine de aglamam, uzulmem, bir kelime cikmaz agzimdan. Blogum olmasa zaten kim dinler beni? 3-4 hatiri sayilir dostum var; ama onlarda uzagimdalar. O yuzden yazmakla yetinebiliyorum. Arti seviyorum yazmayi, onceden de dedigim gibi.
Yine de kotu soz cikmiyor agzimdan o kisiye karsi. Ne diyeyim ki zaten...
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Alacakaranlik serisine ait kitaplarimi okumaya tam gaz devam ediyorum. Son iki haftadir boyle internet basinda birilerini beklemekle gecti zamanim, hatta gecelerim sabahlara kadar Skype'la kopan baglantilari tekrar baglamakla gecti. Bunlar icin bile uzuluyorum ben. Uzulurum ben, aglarim, sizlarim, unuturum. Unuturum elbet...
Bu sarkiya tam uyuyorum su anda. Bazen canim sıkılınca dinliyorum, iyi geliyor. Hele bir de bas ve subwoofer varsa ses sisteminizde, ooh super.
Bana bunu dedi bir kac arkadasim. Bense suratim yerde "haklisin" dedim her birine. Icimde bir yerde bir seyler, bunlarin hicbirinin gercek olmadigini soyluyor; ama arkadaslarim haklilar sanirim. Nasil beceriyorum bilmiyorum, hayallere kapilip, bir cift tatli soze kanip, kendimi alip baska dunyalara goturebiliyorum. Bilmiyorum, belki kalbimi dinlemeyi cok seviyorum, belki gercekten kaniyorum boyle yalanlara...
"Bende guvendesin" sozunu duysaniz, siz ne yapardiniz? Hele ki gecen yaz yasadigim o ayriliktan sonra. Yalanmis meger her bir soylenen, kolay bir sekilde cikmis agizlardan demek ki... Ben de en saf halime burunup; inanmisim meger.
Kendime soz vermistim ben, su lanet diplomami almadan, salak sacma seylere dogru yol almamaya... Sozumu cignedim, demek ki degmezmis hic. Onceden yedigim deneyim tokatlarindan sonra, bu son yasadigim beni sarsmadi bile. Ama kalbim oncekinden daha cok sizladi, zaten bir kac parca kalmisti, onlar da un ufak oldular...
Bundan sonra kanar miyim ben yalanlara? Istersem tek basima bir adada kalayim yalniz. Yine de aglamam, uzulmem, bir kelime cikmaz agzimdan. Blogum olmasa zaten kim dinler beni? 3-4 hatiri sayilir dostum var; ama onlarda uzagimdalar. O yuzden yazmakla yetinebiliyorum. Arti seviyorum yazmayi, onceden de dedigim gibi.
Yine de kotu soz cikmiyor agzimdan o kisiye karsi. Ne diyeyim ki zaten...
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Alacakaranlik serisine ait kitaplarimi okumaya tam gaz devam ediyorum. Son iki haftadir boyle internet basinda birilerini beklemekle gecti zamanim, hatta gecelerim sabahlara kadar Skype'la kopan baglantilari tekrar baglamakla gecti. Bunlar icin bile uzuluyorum ben. Uzulurum ben, aglarim, sizlarim, unuturum. Unuturum elbet...
Arif, sen boyle yalniz daha guzelsin! Dunya uzemez seniiii!
Bu sarkiya tam uyuyorum su anda. Bazen canim sıkılınca dinliyorum, iyi geliyor. Hele bir de bas ve subwoofer varsa ses sisteminizde, ooh super.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)