Gelme sevgili. Beni duyuyor musun? Gelme.
Kalmadı içimde, güven duygusuna karşı en ufak bir inanç.
Sanma ki birlikte yapacağımız şeyleri düşler dururum. Hayal
kuramıyorum artık eskisi gibi.
Gelme.
Yol yakınken, daha bir şey paylaşmamışken, dön geri.
Bakma gözlerimin içine sanki bir umut arar gibi. Tükettim
hepsini senden öncekilerde.
Birazcık inancın varsa aşka, gelme.
Bırak beni kendi halime. Unut gitsin tüm gülüşlerimi. Hepsi
birer yansımaydı belki de gördüklerinin. Vazgeç.
Sevemiyor bu kalp artık kimseyi. “Ben değiştiririm”
duygusundan uyan ve anla tüm gerçekleri.
Gelme, yalvarırım.
Artık güçlü de değilim hiçbir şey için. Savaşamıyorum
kendimle bile. Gelme ki tutunayım artık hayatıma, devam edeyim çıktığım bu
yoldaki amacıma.
Gelme.
Sen unutmuş olsan da ben unutamam senin geçmişini. Böyleyim
işte biraz, ben değil biz olunca, sadece geleceği değil; geçmişe de sahip
çıkmaya çalışıyorum. Elimde değil…
Ben diğerleri gibi değilim. Olmadım, olamadım. Çok duydun bu
sözleri belki de; ama inan benimkiler, belki duyduğun en masum olanları.
Artık düşünmek beni daha fazla yoruyor. Hayal kurunca,
içimde bir yerler kanıyor adeta. Utanıyorum aynaya bakmaktan. “Bu umutsuz yüz
benim olmamalı” diyorum.
Umut etmeye çalıştığımda yüzümün ıslanması keşke yağmurdan
olsaydı diye geçiriyorum her defa içimden. Sonra yine keşke’yi alet ettiğim
için daha da fazla üzülüyorum.
Gelme ne olur…
Bir kere daha üzülmeyi kaldıramam ben. Sana kolaydır belki
üç kelimelik sevişmeler. Benim sözlere de inancım yok.
Gelme.
İstemiyorum hiçbir şeyi. Olacak güzellikler de sana kalsın.
İstemem. Beri dursun gelecek mutluluk…
Eğer geleceksen de, beni öldür ki rahat edeyim. Canımı kendi
ellerinle al.
Belki “ciğerlerine çektiği havayı bile kıskandı” derler,
suçsuz çıkarsın…
Sen en iyisi gelme. Dön geri sevgili. Nasılsa sen de diğerleri gibisin.
Hoşça kal...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder